Bizim değerlerimiz bizim için ne zaman çalışacak?

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

Geçtiğimiz günlerde Altay Spor Kulübü’nün, İzmir’de faaliyet gösteren Azerbaycan Devlet Petrol Şirketi SOCAR ile önemli bir sponsorluk anlaşmasının eşiğinde olduğu haberi spor kamuoyuna yansıdı. 2025-2026 sezonu için futbolcu maaşları, deplasman giderleri ve forma göğüs sponsorluğu gibi hayati başlıklarda anlaşma noktasına gelen Altay, şehir dışından gelen destekle ayakta kalmaya çalışıyor. Buraya kadar her şey normal görünebilir; ta ki gözümüzü kendi şehrimize, Kocaeli’ye çevirdiğimizde içimizde bir burukluk oluşana dek.

Türkiye’nin en büyük sanayi kentlerinden biri olan Kocaeli, sadece üretim gücüyle değil, stratejik tesisleriyle de ülke ekonomisinin omurgasını oluşturuyor. Ve bu omurganın belki de en kritik parçası: TÜPRAŞ. Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşu olan TÜPRAŞ, ne yazık ki bugüne dek Kocaeli’nin sporuna, gençliğine ve amatör ruhuna hak ettiği desteği vermekten oldukça uzak durdu. Oysa aynı TÜPRAŞ, İstanbul’un üç büyük kulübüne forma sponsorluğu, stadyum isim hakları ve çeşitli reklam anlaşmalarıyla milyonlarca liralık kaynak aktarıyor.

Sormak gerekiyor: Kocaeli’nin alın teriyle büyüyen, vergisiyle beslenen, çevresel yükünü taşıyan bu dev kurum, neden evine değil, başka şehirlere yatırım yapmayı tercih ediyor?

Altay örneği, yerel bir kulübün şehir dışı kaynakları harekete geçirebildiğini gösteriyor. Peki Kocaeli’nin sayısız amatör kulübü, altyapıda çabalayan yüzlerce sporcusu ve şehri Süper Lig’e taşıma hayali kuran profesyonel takımları neden bu destekten mahrum?

Belki de asıl sorgulanması gereken, sadece kurumların değil, bu şehrin yöneticilerinin ve halkının da bu konuda sessiz kalmasıdır. Çünkü şehir olarak biz talep etmedikçe, baskı kurmadıkça, hiçbir büyük şirket gönüllü olarak özveride bulunmaz.

TÜPRAŞ sadece bir şirket değil; bu şehrin kaderini etkileyen dev bir yapıdır. Ve artık Kocaeli halkı olarak şu soruyu yüksek sesle sorma zamanı gelmiştir: Bizim değerlerimiz bizim için ne zaman çalışacak?

Kocaeli gençliği, tribünleri dolduran taraftarları ve yıllardır ayakta kalmaya çalışan spor kulüpleriyle daha fazlasını hak ediyor. Ve bu hak, sadece bir lütuf değil; şehre karşı bir vefa borcudur.

Vedat TEKİN